Deprem bölgesinde yaşadığımız için “depremde binalar neden yıkılır?” ve “depremde daha az bina yıkılması için ne yapılmalıdır” sorularının cevabını aşağıdaki yazımızda vermeye çalışacağız.
Yaşadığımız gezegen üzerinde insanoğlu günlük yaşamda birçok doğa olayı ile karşılaşmaktadır. Bulunduğumuz yüzyılda insanlar kendi eserleri olan üst yapılarda yaşamaktadır. Peki yaşamayı tercih ettikleri bu yapılar ne kadar güvenli? En sık karşılan doğal afetlerden biri olan depremin bu konuda çok büyük bir rolü vardır. Yeryüzündeki levhaların birbirlerine göre farklı şekillerde hareketleri sonucunda depremler meydana gelmektedir.
Oluşan bu depremler büyüklük, şiddet ve yıkıcılık bakımından birçok etmene bağlı olarak farklı özellikler göstermektedir. Biz insanlara düşen depremlerin bu yıkıcı etkisini en aza indirmektir. Bu şekilde insan hayatı güvenceye alınabilir. Aksi takdirde depremin meydana getireceği sonuçlar geri dönüşü olmayan can kayıplarına yol açabilir.
Toplumda söylenegelen, “Deprem öldürmez bina öldürür”, “Deprem öldürmez tedbirsizlik öldürür” sözleri de can kaybına aslında depremlerin yol açmadığını, asıl sebebin binalar ve yapılar olduğunu ortaya koymaktadır. Yazımızda depremde binalar neden yıkılır? ve “depremde daha az bina yıkılması için ne yapılmalıdır” konusunu irdeleyeceğiz.
Depremde Binalar Neden Yıkılır? Yıkılma Sebepleri
Bir yapı dizayn edilirken yapının ayakta kalabilmesi için düşey yüklere göre hesap yapılır. Bunun yanında hesaba katılması gereken çok önemli bir etmen daha vardır ki, bu da depremin yapıya uyguladığı yanal yüklerdir. Yer kabuğunda farklı derinliklerde ve farklı noktalarda oluşabilecek depremler, binanın veya yapının üzerinde bulunduğu zemin aracılığı ile yapıya yanal yükler bindirir.
Bir yapının ayakta kalabilmesi için hem yapı elemanlarının (kolon, kiriş, döşeme vb.) kendi içinde hem de yapının tamamının dengede olması esastır. Birçok farklı yüklemeye tabi tutulan bu elemanların dizaynında yanal deprem yükleri de bir hayli önem arz etmektedir.
Depremlerin ne zaman, nerede ve hangi fay hattında oluşabileceği bilinemediğinden, ileride oluşabilecek deprem kuvveti, daha önce meydana gelmiş depremler ve mevcut fay hattının özellikleri esas alınarak belirli bir yaklaşım tarzına göre hesaplanır. Elde edilen sonuçlara göre şartnameler esas alınarak yapı elemanları ve yapı tasarlanır.
Peki, depremle ilgili bu kadar çalışmalar yapılıyor idiyse bu yapılar neden ayakta kalamıyor? Depremde binalar neden yıkılır? Gelin sebeplerine bakalım.
Yukarıda bahsedilen taşıyıcı sistemleri oluşturan yapı elemanları kendi kapasitelerinden daha büyük yüklere maruz kaldıklarında yapı hasar almaya başlar. Yapılan çalışmalar göstermektedir ki, bir yapı göçmeden önce taşıyıcı elemanlarının hasar alması gerekmektedir.
Deprem anında kolonlar taşıma kapasitelerini kaybetmeden önce kirişler hasar alır. Deprem kuvveti arttıkça yapıda göçen kirişlerin sayısı da artar. Bu esnada yapı yanal olarak yer değiştirir. İlk aşamada oluşan hasarlar kirişlerde meydana geldiğinden yapı tamamen göçmez ve can güvenliğini sağlayacak şekilde ayakta kalabilir. Depremin süresi uzadıkça veya kuvveti arttıkça kolonlar da hasar almaya başlar.
Bu noktadan sonra deprem kuvvetindeki küçük değişiklikler bile kolonların çoğunun taşıma kapasitesini yitirmesine neden olabilir ve yapıda büyük yanal yer değiştirmeler gözlenir. Bunun sonucunda ise yapı göçer.
Bunun dışında farklı göçme mekanizmaları mevcuttur. Çekiçleme, sıyrılma, sıvılaşma, kısa kolon, zımbalama vb. etkiler bunlara örnek olarak gösterilebilir. Bu etkilerin en aza indirilmesi ancak mühendislik uygulamalarının doğru bir şekilde uygulanması ile mümkün olabilir.
Projelendirmede Hatalar, Deprem Yönetmeliklerinde Eksiklikler ve Denetim
Bir yapı projelendirilirken, depremlerin belli bir zaman aralığında yaşanma ihtimali, yaşanacak olan depremin kuvveti ve meydana getireceği etki hesaplanır. Bu hesaplamalarda depremin 50 yılda aşılma olasılığı, tekrarlama periyodu gibi değerler göz önünde bulundurulur.
Yapılan bu hesaplamalar yapının çeşidine göre farklılık gösterebilmektedir. Örneğin binalar projelendirilirken, meydana gelebilecek en kuvvetli deprem değil, ekonomik ve istatistiksel olarak en uygun deprem esas alınır. Aksi takdirde yapılan binalar ekonomik açıdan uygun olmaz.
Deprem anında Can güvenliğini sağlamak için projelendirme aşamasında çeşitli hesap ve tasarım yöntemleri ile yapının istenilen şekilde hasar alması sağlanır ve göçme engellenebilir.
Kullanılan bu yöntemler, tasarımlar ve hesaplamalar göründüğü kadar basit değildir. Projelendirmede yapılabilecek hatalar, yapının göçmesine, can ve mal kayıplarına sebep olmaktadır.
Bu hataları en aza indirgemek ve engellemek için inşaat mühendislerinin kullanması gereken standartlar ve yönetmelikler otoriteler tarafından belirlenmektedir. Yapım aşamasında ve sonrasında yapı denetim kurumları bunları denetlemektedir.
Türkiye bulunduğu coğrafi konum itibari ile deprem bölgesi sayılmaktadır. Bu sebeple teknolojini gelişimi, yaşanılan depremlerin ortaya çıkardığı sonuçlar ve alınan dersler sonucunda eski yönetmelikler zaman zaman değişikliklere uğramaktadır. Bu değişikliklerin temel sebebi yönetmeliklerin içinde barındırdığı eksikliklerdir. 1998 yılında deprem yönetmeliğinde meydana gelen değişiklikler bu noktada çok önemlidir.
Kendinden önceki yönetmeliklere nazaran çok daha kapsamlı ve güvenli şartlar ortaya koyan bu yönetmelik yapı sektöründe dönüm noktalarından biri sayılabilir. İçerdiği hazır beton kullanımı ve yapı denetim zorunluluğu gibi şartlar büyük önem arz etmektedir.
Dolayısıyla bu tarihten önce inşaa edilen yapılar güvenli sayılmamaktadır. Böyle binalar ise depremde yıkılmaya müsaittir. Tabi bu demek değildir ki, 1998 sonrasında inşaa edilen yapılar güvenli. Yapıları daha güvenli hale getirmek için farklı yönetmelikler kullanılmaktadır. TDBY 2018 ve TDY 2007 buna örnek verilebilir.
Bunlara ek olarak deprem sırasında yapının göçmesine neden olan en önemli unsurlardan biri zemin etkisinin göz önüne alınmamasıdır. Oysa depremde binalar neden yıkılıyor? Sorusuna verilebilecek baş cevaplardan birisidir.
Ülkemizde zemin sorunu sık karşılaşılan bir problemdir. Zeminin tipini ve deprem anındaki davranışını göz ardı etmek insan hayatını tehdit etmek demektir. 1999 Gölcük depreminde bunun etkisi açık olarak görülmektedir. Zemin sıvılaşması sonucunda birçok bina yıkılmıştır.
Yapım Aşmasında Yapılan Hatalar
Depremde binalar neden yıkılır? Sorusu düşünüldüğünde tabi ki başından sonuna düşünmek ve irdelemek gerekir. Projelendirme aşaması kadar yapım aşaması da binanın güvenliği açısından hayati öneme sahiptir.
Yapım aşamasında kullanılan yöntemlerin eksiksiz ve doğru bir şekilde uygulanması binanın deprem anında ayakta kalmasını sağlayacak en önemli unsurlardan biridir.
Betonarme yapılardaki beton ve donatıların belirli spesifik özelliklere sahip olması, bunların yeterli miktarda ve doğru bir şekilde kulllanılması için standartlar ve yönetmelikere uyulması gerekmektedir. Bilerek veya bilmeyerek te olsa uygulama aşamasında yapılan denetimsizlikler ve yanlış uygulamalar sonucunda yapı güvensiz hale gelmektedir. Yani yapı projeye uygun olarak inşaa edilmediği takdirde deprem esnasında yıkılacak duruma gelir.
Binalarda Sonradan Yapılan Değişiklikler
Binaların elemanlarında sonradan yapılan değişiklikler binaları depreme karşı dayanıksız hale getirmektedir. Özellikle taşıyıcı elemanlara zarar verebilecek girişimlerde bulunmak, deprem olmasa bile bu yapıların yıkılmasına yol açabilir.
Günümüz Türkiye’sinde binaların genelde ticari amaçlı kullanılan zemin katlarında daha fazla alan oluşması için kolonların kesilmesine, bölme duvarların kaldırılmasına kadar anlamsız uygulamalar yapılmaktadır. Son yaşanılan 30 Ekim İzmir depreminde bunun sonuçları çok ağır olmuştur. Türlü sebeplerle kullanım amacı ve yapısı değiştirilen binaların depreme karşı dayanıksız olduğu ve depremde yıkıldığı gözlenmiştir.
Bunun en can alıcı noktası ise bu zamana kadar bunları engellemek için herhangi bir önlem alınmayışıdır. Bu tarz yapıların deprem performansı incelenmeli ve güçlendirme çalışmaları yapılmalıdır.
Yukarıda bahsi geçen tüm yöntemler inşaat mühendisleri tarafından analiz edilmeli uygulanmalı ve incelenmelidir. Gerekli durumlarda güvenliği sağlamak için yapılar güçlendirilmeli ve depreme dayanıklı hale getirilmelidir.
Depremde binalar neden yıkılır ve depremde daha az bina yıkılması için ne yapılmalıdır konulu içeriğimizden sonra, Depreme dayanıklı ev nasıl anlaşılır? kategorisinde konulu yazımızı okumanızı tavsiye ederiz.
Bu Yazıyı Paylaş!